Rondo'ya yapılan açık faul çalınmadı yalnız. Miami 2 maçtır hakemlerle götürüyor işi. Hadi geçen maç Boston da kötüydü tamam da, bu maç hakemler harcadı Boston'ı.
http://twitpic.com/9r5rvuMaçı izledin mi bilmiyorum ama bu kadar sığ bir yorum yaptığından izlemediğini düşünyorum. Hakemler Boston'u harcadı diyip bir resim koymak pek olmamış. Burdaki faul es geçilmiş olabilir belki ama Miami lehine de es geçilen pozisyonlar oldu, kendi kanımca Rondo' çalınan 1 yada 2 faul de oldukça ucuzdu. Hakemler genel olarak içeriye drive edilen her pozisyonda her iki takımada faul çalma eğilimindeydi. Zaten Rondo'ya o pozisyonda faul çalınsa maçı Boston kesin kazanırdı demek biraz zor olsa gerek. Hatta iki maçıda demişin ki o iyice ayıp.Zaten normal sürede önce Wade'in sıçışı ( serbest atış kaçırıp- ardından Ray Allen'a el bile göstermemesi) sonrada Lebron'un 2 pozisyon üst üste basket bulamaması maçı uzatmaya götürdü. Hiç oyundan çıkmamış bir Rondo, 6 faul ile oyun dışı kalmış Pierce ve bütün maç neredeyse hiç dinlenmemiş Garnett ve aklından şüphe duydudğum bir Dooling ( Bakınız basket faul pozisyonları 3 adet ) ile uzatmanın sonunun gelmesi çok kolay değildi.
Bence öncelikle Boston efsane bir başlangıcın ardından 16 sayılardan bu maçı nasıl kaybetti ona bakmak lazım. 2. periyodun son 3 dakkasına kadar % 70 lere varan bir yüzde ile hücum ediyordu ki, bir noktada şutları girmemeye başlayacağı açıktı zaten girmeye devam etse maçı 30'a bağlardı Keltler. İlk yarı Wade'in her anlamda yine saçma sapan bir oyununa, Rondo savunmasının inanılmaz suni oluşuna, yağmur gibi yağan şutlara rağmen devre bitimine 5 dakka kala yakalanan ivme ile tolere edilebilecek bir fark ile gidildi ki devreye o ara bende totem yapıp 6 sayı farka indirirsek 2. yarı izleyecem dedim maçı kendi kendime. (devre 7 sayıyla bitti ama ben gene dayanamayıp izledim

) Miami klasiği haline gelen etkili 3. periyod performansları maçı bize getirdi diyebilirim. Birde 2. yarı Garnett'in savunma gayreti inanılmaz olsa da hücumda özelliklede uzatmalarda hiç faydalanılmamasına da ayrı bir parentez açılabilir.
İlk defa söyleyebilir ki: bu maçı Miami takım olarak kazandı. Hatta Lebron ve Wade'in ayrı ayrı kötü olduğu ilk yarıda özellikle Chalmers ve Miller, ikinci yarıda en kritik anlarda eli titremeyen Battier ve Haslemîn galibiyetteki payı James ve Wade'den çok öte. Ne olursa olsun Wade ve James'in isolation oyunları yerine top çevirdiğimiz her an çok daha iyiyiz bütün herkesi oyuna katıp sorumluluk alması sağlanıyor ki, bu final yolunda önemli olacak bir ekleme. Çünkü görüldüğü gibi James ve Wade aynı anda kötü olduğunda fark 20 lere kadar çıkabiliyor. Dar rotasyona ve yaşlı Celtics'e karşı çok önemli bir maçta geri dönmüş olabiliriz ama olası bir Sas eşleşmesinde bu dönüş şansımız olmayabilir. Konsantrasyon seviyesi hala olması gereken seviyelerde değil % 70 lerle serbest atış atıyoruz ki bunları arayacağımız anlar gelecektir. Kontrasyon demişken farkı çift haneleri çıkardığımzda koparamıyoruz ve bu çoğu zaman karşı takımdan ziyade Miami'nin konstrasyonu ile ilgili. Biraz öne fırladığımızda hücumda gevşeyip, saçmalamaya başlıyoruz.
Birde "please give some credit to this team". İnanılmaz bir baskı altında ve en önemli pota altı oyuncusundan yoksun oynuyor bu takım.
Son olarak Caner Eller tek başına tamam, Orkun'la Caner birlikte tamam ama Yiğit ile Caner birlikte bana eziyet oldu akşam. Neden böyle oldu orasınıda bilmiyorum.
Birde Caner Eller'in süper kahraman! yada karakter! benzetmeleri karşısında sürekli bunlar kim ulan oluyorum. Belki de ben çok eksikim bu konularda ama bu tür benzetmeler yaptığında herkesin bunları bildiğini varsaymak yerine bi açıklama yaparsa mutlu olacağım çok.